bilgi-dünyam
  YUSUF ZIYA ORTAC
 
ANASAYFA >>>> ŞİİR BAHÇESİ





 ESKİ EV

Köşede altın oymalı Edirne kavukluğu,
Üstünde çeşm-i bülbül sürahi
Yıldız Serpintili mavi bir buğu...

Birinde kallavisini dinlendirmiş asırlar,
Öbürünün ışık göğsünde
Geceler dolusu sırlar!..

Duvarlarda iki kılıcın gümüş çaprazı,
Sene 1053 amel-i Şahin Usta
Üstündeki talik yazı...

Çeliğine su vermiş kral kellelerinin kanı,
Bir vuruşta parçalanmış
Kim bilir kaç şövalyenin kalkanı!..

Raflarda Beykoz işlerinin ışıl ışıl hevengi,
Ve sedirler üstünde has bahçeler açan
Üsküdar çatmalarının ateş rengi...

Islak gözlü cariyeler uzanırmış onlara,
Ve kafeslerin ardından bakarlarmış
Yelkenleri zafer dolu kalyonlara!..

 Yusuf Ziya Ortaç

 RÜYA

Gök dibinde havuzun
Sularda ellerimiz
Bütün emellerimiz
Anlaştı uzun uzun

Sular soğuk bir ışık,
Bakıyoruz havuza;
Suda omuz omuza
İki gölge karışık!

Bir kırık ay havuzda
Ağır ağır kayboldu.
Havuz şafakla doldu
Gün doğdu ufkumuzda

Gün doğdu ucundan
Ellerimi bıraktı.
Birkaç damla yaş aktı.
Parmaklarımın ucundan!

 Yusuf Ziya Ortaç

 KOŞMA

Bir daha o fırsat geçer mi ele?
Dün gördüm, bugün de göresim geldi!
Gülüşü o kadar hoştu ki hele,
Lebinden koncalar düresim geldi!

Hem küçük, hem güzel, hem de utangaçtı,
Gözleri gözümden daima kaçtı,
Saçları ne güzel, ne ipek saçtı,
Öpüp okşayarak öresim geldi!

Yüzü benziyordu bahar ayına,
Kaşları can yakan aşkın yayına,
Hasretle kapanıp hâk-i pâyına,
Yüzümü, gözümü süresim geldi!

 Yusuf Ziya Ortaç


 BİRGÜN
 

Kavuşmak bir gün toprağa,
Bir bahar cümbüşü olmak,
Dört mevsimde ayrı ayrı
Tabiatın düşü olmak...

Bir buluttan düşen yağmur,
Bir yıldızdan damlayan nur,
Bir yeşil yaprakta huzur,
Bir gonca gülüşü olmak...

Yazın savrulmak harmanda,
Kışın şahlanmak ummanda,
Fecre karşı bir ormanda,
Bir kuşun ötüşü olmak...


 
Yusuf Ziya Ortaç



 ANAHTAR 

-1-
Bulsam, bir sihirli anahtar bulsam,
Açsam göğün mavi kapılarını.
Bir samanyolundan geçip dolaşsam
Yıldızların altın yapılarını!

Dolansa boynuma ışıktan kollar,
Açsa esrarını gök perde perde:
Kayıp sesleri duysam yeniden,
Kaybolan yüzleri görsem göklerde!...


-2-
Bulsam, bir sihirli anahtar bulsam,
Toprak kilidini açsam dünyanın,
Çözsem düğüm düğüm muammasını
Ölüm denen sonsuz, büyük rüyanın!

Gelse bahçe bahçe mevsimler dile,
Ağaçlar, çiçekler konuşsa biraz:
Kimdir şu dallarda kızıl gülleri
Böyle alev alev yakan sihirbaz!

Bulsam, bir sihirli anahtar bulsam,
Ne yıldızlar için, ne güller için!
Alnı eşiğinde bekleyenlere
Açılmak bilmeyen gönüller için!

 
Yusuf Ziya Ortaç



ANASAYFA >>>> ŞİİR BAHÇESİ
 
  Bugün 19 ziyaretçi (27 klik) kişi burdaydı!  
 
Arama.CC - Site Ekle, Link Ekle, Toplist, Url Ekle Eğitim Web Siteleri Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol